hilal-dokuzcan-kolombiya-3

Hilal Dokuzcan – 1907’den 2017’ye Mücadele Dolu 110 Yıl “Sosyalist Enternasyonal Kadın Toplantısı ve Uluslararası Kadın Hareketi”

21. yüzyıl, Türkiye’de ve dünyada, kadın hareketi açısından önemli toplantılara ve eylemlere sahne oluyor. Yaşadığımız dönem, özellikle kadınlar açısından adil, eşit ve özgürlükten yana başka bir dünya tasarımının başlangıç noktası. Bu büyük değişim ve dönüşüm, kadınların gücü ve enerjisi ile gerçekleşecek. Savaş, terör, yoksulluk, göç, insan ticareti ve diğer sorunlar kadınları daha çok etkilerken -özellikle yaşadığımız coğrafyada- kadın örgütlülüğü, mücadelesi ve siyasal kararlara müdahalesi daha önemli hale geliyor.

Yaşadığımız referandum süreci, Türkiye’de kadın hareketinin durumu, iç dinamikleri, örgütlenme ve eylem biçimleri açısından ayrıca incelenmesi ve üzerine düşünülmesi gereken bir alan olarak önümüzde duruyor. Referandum öncesi ve referandum günü yaşananlar, örgütlü bir kadın mücadelesinin ne kadar önemli olduğunu pratikte bir kez daha karşımıza çıkartmıştır. Özellikle son 15 yılda kadın ve kadın bedeni üzerinden sürdürülen siyaset, bu siyasetin hayatın her alanında kadına müdahalesi ve dünya üzerinde benzer örneklerin yaşanması uluslararası alanda dayanışma ve birlikte hareket etme ruhunu ortaya çıkarıyor. Deneyimler, yeni mücadele biçimleri, yeni stratejiler, yeni bakış açıları ile birlikte dünya kadın hareketi her geçen gün zenginleşerek büyümeye devam ederken,  ortak eylemler, oluşturulan ağlar, yeni kampanyalar dünyanın her yerinden kadınları buluşturuyor.  “Kadın ortak paydası” altında, birçok eyleme birlikte imza atılıyor.

Kadın örgütlenmeleri

Dünya üzerindeki uluslararası kadın örgütlenmelerinin en önemlilerinden biri de Sosyalist Enternasyonal‘in kadın yapılanması olan Socialist International Women (SIW).  Sosyalist Enternasyonal Kadın (SIW), Sosyalist Enternasyonal’e bağlı sosyalist, sosyal demokrat ve emek partilerinin kadın örgütlerinden oluşan ve dünyanın her yerinden yaklaşık 140 üye kuruluşu bulunan, aynı zamanda Birleşmiş Milletler Ekonomik ve Sosyal Konseyi’nde danışma statüsüne sahip olan uluslararası bir örgüt.

17 Ağustos 1907’de Almanya’nın Stuttgart kentinde toplanan 1. Uluslararası Sosyalist Kadın Konferansı’ndan itibaren özgürlük, adalet ve barış için çalışan, kadınların hayatın her alanında eşit şartlar içinde yaşaması için mücadele eden bu örgütlenme, 1910’da Danimarka’nın Kopenhag kentinde düzenlenen ikinci konferansında aldığı kararlar ile dünya kadın hareketinin neredeyse en büyük sembolü haline gelen 8 Mart’ın filizlendiği yer. 20. yüzyılın çetin koşullarında zaman zaman kesintiye uğrayan yapılanma 1955’de yeniden kuruluyor, 1977’de bugünkü adını alarak yoluna devam ediyor.

110 yılın getirdiği deneyim zenginliğinin ve tarihsel birikimin ışığında,  Sosyalist Enternasyonal Kadın 21. Kongresini ve Konsey toplantısını 25-26-27 Şubat tarihlerinde Kolombiya’nın Cartagena kentinde gerçekleştirdi. Kongre “Günümüz Dünyasında Cinsiyet Eşitsizliği – Yeni Sorunları Anlama ve 2030’a kadar Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliğini Sona Erdirme” teması altında toplandı. Açılış konuşmaları ile başlayan kongre; “Eğitim ve Kadınların Güçlendirilmesi”, “Şiddet’in Sonlandırılması, Barış ve Gelişim için İlerleme” ve “Cinsiyet Eşitsizliği ve Yeni Zorlukları Anlama”  adı altında gerçekleşen 3 oturumla devam etti.

21. Kongre kararları

Kongrede kadınlar, yeni mücadele yöntemlerinin geliştirilmesini benimserken, Sosyalist Enternasyonal’in kendi yapısı içinde önemli bir karara imza attı. Mademki kadın kongresi cinsiyet eşitsizliğinin giderilmesi ve bunun için somut adımların atılması gerekliliğini tartışıyor ve mücadele ediyordu, atılacak somut adımın ilk yeri Sosyalist Enternasyonal (SI) olmalıydı. SIW kongresinde kadınlar büyük bir coşku ve oy birliği ile Sosyalist Enternasyonal‘in içinde kadın temsilinin %50 olması gerektiği ve bunun kadınların talebi olarak SI kongresine taşıma kararını aldılar. Sosyalist Enternasyonal kongresine sunulan karar metni, iki gün süren tartışmalardan sonra kadınların ortak mücadelesiyle kabul edildi. Dolayısıyla bundan sonraki seçimlerde Sosyalist Enternasyonal yapısı, 2019 yılı itibariyle kadınlar lehine değişmiş olacak. Bu karar, aynı zamanda, Sosyalist Enternasyonal’e üye olan ülkelere örnek olması açısından çok önemli.

Kongre’de gündeme gelen konulardan biri de Kolombiya Ulusal Hükümeti ile FARC – EP arasındaki Barış Anlaşması ve Kolombiya’da yaşanan süreç idi.  SIW, yayınladığı deklarasyon ile yarım yüzyılı aşkın bir süredir savaş felaketi yaşayan Kolombiya halkıyla olan dayanışmasını ifade etmiş ve barış süreci ve sonrasında, özellikle uzlaşma, sürdürülebilir barış sağlama konusunda kadınların rolünün çok önemli olduğunu belirtmiştir. Kolombiya’da yaşananların, dünya çapında uyuşmazlıkların çözümü için ilham kaynağı olabileceğini; barış görüşmelerinin silahlı çatışmaların sona ermesi için bir kilometre taşı olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurgulamıştır.

Kongre, aynı zamanda dünya kadın hareketi ile birlikte 8 Mart’ta yapılacak grev için bir bildiri yayınladı. Bildiride şöyle dendi: “ Dünyanın her yerindeki kadınlara katılıyor ve 8 Mart Kadınlar Günü’nde yapılacak olan Küresel Kadınlar Grevi’ni destekliyoruz, eğer bizim hayatlarımızın bir değeri yoksa biz de greve başlıyor; kazanç getirecek, üretecek, tüketecek bütün işlerden uzak duruyoruz. Kadına karşı şiddeti önlemek için yapılacak bu genel grev ile kadına yönelik şiddete dur diyoruz”

Kongrede tartışılan ve sonuç bildirgesinde yer alan konular ise şöyleydi:

– Söylemimizi değerlerimiz ve ilkelerimizle uyumlu hale getirmek için, Sosyalist Enternasyonal’de toplumsal cinsiyet eşitliği mekanizmasını benimsemek;

– Özellikle kırsal alanlarda, çatışma bölgelerinde ve gelişmekte olan ülkelerde kadınların ve çocukların yaşam koşullarının iyileştirilmesi için dayanışma, yoksullukla mücadele ve cinsiyet eşitliği yolundaki çabaları paylaşmak, uluslararası işbirliğini canlandırmak;

– Kadın liderliği ve eşitlik için uluslararası ağların kurulmasını desteklemek;

– Toplumsal cinsiyet eşitliği için kadınların kurumlara tam katılımını ve karar vermeyi amaçlayan hükümet, sivil toplum, özel sektör ve uluslararası kuruluşlarla etkin ortaklıklar kurmak;

– İş hayatında cinsiyete dayalı ayrımcılıkla mücadele etmek, eşit işe eşit ücret ilkesinin etkili bir şekilde uygulanmasını teşvik etmek;

– Şiddet, tecavüz, cinsel istismar ve diğer tüm cinsel şiddet biçimlerine ilişkin önleyici tedbirlerin ve yasal düzenlemelerin kadınların, haysiyetine ve bütünlüğüne saygılı olmasını ve gerçekten korumasını sağlamak;

– Kız çocuklarının eğitim hakkını temin etmek;

– Kadınların barış süreçlerine katılımını sağlamak için girişimlerde bulunmak.

Kongre, kendi seçimini ve yeni görev dağılımını da yaparak dünyanın dört bir yanından gelen direngen ve güçlü kadınların sevgi dolu enerjisi ile sonlandı.

Uzun dönemli küresel hedefler

Kongrenin ana teması olan 2030 yılına kadar eşitsizliğin giderilmesi hedefi, yaşanan deneyimlerden ders çıkarılması zorunluluğunu bir kez daha ortaya koyuyor. Kadınlar, artık tutulmayan sözlerle uygulanmayan haklar arasında sıkışmak istemiyor. Dünya kadın hareketinin önemli tarihlerinden biri olan 1995 yılında, 189 ülke Pekin Eylem Platformu’na üye olurken, özellikle ekonomik ve politik alanlarda cinsiyet eşitliğine ulaşılması için gerekenleri yapmak adına imza atmıştı. Geçen 22 yıl içinde hiçbir ülkede hedefe ulaşılamadığı gibi,  geri gidiş örnekleri oldu. Birleşmiş Milletler’in Bin Yıllık Kalkınma Hedefleri için belirlenen 2015 yılı da beklentilere cevap veremedi. 2015 sonrası dönem için, 2030 yılı Sürdürülebilir Kalkınma Gündemi ve Küresel İklim Değişikliği Anlaşması yeni bir yol ve iddialı bir sosyal sözleşme olarak karşımızda duruyor.

Kadınlar; Türkiye’de ve dünyada özgürlük, eşitlik, barış, demokrasi, sosyal adalet için örgütlenmeyi sürdürecekler. Yaşadıkları deneyimler ışığında, en temel haklarının bile ellerinden alındığı bir dönemde, yaşam biçimlerini, özgürlüklerini ve hayatlarını koruyarak daha güçlü bir şekilde yollarına devam edecekler. Görünen o ki, kadınlar ile yan yana olmayan hiçbir siyasi oluşum başarılı olamayacak.

Geleceğimizi başkalarının yazmasına asla izin vermeyeceğiz.

*Sosyalist Enternasyonal Kadın Başkan Yardımcısı
hilal9can@gmail.com