Bir yılı daha geride bırakıyoruz. 2013, ülkemiz açısından sıkıntılı, AKP iktidarının hem ekonomi yönetimi açısından tükendiği, hem de her ülkesini yönetemeyen iktidarın yaptığı gibi baskı ve zorbalık yoluna saptığı bir yıl oldu. Ama “Gezi Direnişi” gibi bir ders niteliğindeki tarihi günler de bu yılı unutulmaz kıldı. Sabrı taşan halk, adeta bir Tiran havasına bürünen, astığı astık, kestiği kestik bir yönetici görüntüsü veren Başbakan Tayyip Erdoğan’a, “artık yeter” dedi. Üzerine sinmiş olan korkuyu attı. Demokrasilerde son sözün halka ait olduğunu hatırlattı. Abdullah Cömert, Ethem Sarısülük, Mehmet Ayvalıtaş, Ali İsmail Korkmaz, Medeni Yıldırım, Ahmet Atakan, 2013 yılında Gezi Direnişi sürecinde, yaşamlarına son verilen ve unutulmayacak olan genç fidanlar.
2013 yılında bölgemiz, AKP iktidarının da kışkırtıcısı olduğu önemli bir savaş tehlikesi, hatta mezhep kavgası tehlikesi altındaydı. Suriye’deki rejim bahane edilerek, bölge halklarının başına örülmek istenen belaya alet olundu. Savaş tehlikesi, yıl içindeki boyutlarda olmasa da, bölge radikal İslamcı teröristlerin tehdidi altında.
2013 yılında, öve öve bitirilemeyen Türkiye ekonomi için deniz bitti. Ülkenin bütün gelirlerini yakınlarına peşkeş çeken, yağmalayan iktidar tarafından ekonominin sürdürülebilir durumu yok edildi. Yakın bir gelecekte ekonominin iflas bayrağını çekmesi ve faturanın yine dar gelirli halka ödettirilmesi hiç de sürpriz olmayacak.
Mart 2014’te gerçekleştirilecek olan Yerel Yönetim seçimleri heyecanı 2013’ü de sardı. Yıl bitmeden adaylar büyük ölçüde belli oldu. Uzunca yıllar partiiçi demokrasiden uzaklaşmış olan CHP, bu dönem, bütün eksiklerine rağmen adaylarını, olabildiği ölçüde örgütüne danışarak belirleyerek diğer partilerden farkını koydu. Türkiye’nin demokratikleşmesi, büyük ölçüde partilerin demokratik yapılar haline dönüştürülmesiyle sağlanabilecektir. Bu nedenle CHP övgüyü hak etmektedir. Ama elbette, gelecekte mevcut eksiklikleri de gidermesi, partiiçi demokrasiyi tam olarak uygulaması şartıyla.
Dergimizin bu sayısında AKP iktidarının demokratikleşme konusundaki anlayışını sorgulamak istedik. Demokratikleşme paketinin yetersizliği, AKP’nin giderek baskıcı hale dönüşen yönetim anlayışı, farklılıklara tahammülsüzlüğü mercek altına alındı. Ayrıca AB İlerleme Raporu ile ilgili bir değerlendirmemiz de var. Genel olarak Ocak ve Şubat sayılarımızı birleştiriyoruz. Ama, biraz da teknik nedenlerle, Kasım ve Aralık ayı sayılarını birleştirip Ocak ve Şubat aylarını ayırma kararı verdik. Hem böylece Yerel Yönetim Seçimleri daha iyi gözlem altına alınabilir, diye düşündük. Önümüzdeki yılda, çıkarılmasının hayati bir önemi olduğuna inandığımız dergimizin, mali, idari ve abone sorunlarının aşılarak, elinize düzenli şekilde ulaşabilir olacağını umuyoruz.
2014 yılınızı şimdiden kutluyoruz. 2014’ün hem ülkemize hem dünyaya mutluluk getirmesini, barış, demokrasi ve özgürlük rüzgarları estirmesini diliyoruz.
*Erol Kızılelma, SODEV Başkanı
ekizilelma@hotmail.com