Perihan Sarı*
Tüm dünyada eşitsizliklerin derinleştiği, gelecekten kaygı duyan insanların sayısının her geçen gün arttığı, barışın tehdit altında olduğu günleri yaşıyoruz.
Umutsuzluk artıyor, özlediğimiz dünyayı öteleyen ve uzak bir hedefe dönüştüren politikalar yaygınlaşıyor. Kapitalist sistem vahşi politikalarını; her krizinin ardında daha çok yoksul bırakarak, hep daha çok kaynak tüketerek, çevre sorunları yaratarak, çocukların açlıktan ölümüne göz yumarak sürdürüyor. Oysa biz, her şeyin kendi karşıtı ile birlikte var olduğunu biliyoruz ve gelecek güzel günlerin düşünü kurmayı sürdürüyoruz.
Hiçbir sistem, insanı yok sayarak sürekli ve kalıcı olamaz. Hiçbir sistem, insanların mutsuzluğu üzerinde ilerleyemez. Biz, sosyal demokrasinin, kapitalist sistemin yarattığı eşitsizlik ve adaletsizliği azaltacak, piyasaların işleyişinden olumsuz etkilenen kesimleri korumak için gerekli uzlaşmayı sağlayacak bir sistem olduğunu da biliyoruz.
Sosyal demokrasinin temel ilkelerini oluşturan, özgürlük, eşitlik, adalet ve dayanışma, toplumun tüm kesimleri tarafından benimsenerek yaygınlaştığında, daha güzel bir dünyaya ulaşmak hedefine biraz daha yaklaşmış olacağız.
Sivil toplum ve parti eliyle eğitim
SODEV VE TÜSES, (Ankara’da da kardeş kuruluşlar olarak TESAV ve SDD), bir yandan sosyal demokrasi idealini yaygınlaştırırken, aynı zamanda sivil toplum örgütlerinin işlevlerini tanımlamada örnek oluşturan çalışmalar yürütüyor. Bu kuruluşlar, sivil toplum örgütleri olarak, siyasal sürece katılanların sayısının artmasına ve onların, etkin ve bilinçli yurttaşlar olarak varlıklarını duyurmalarına aracılık ediyor; daha fazla özgürlük ve daha fazla adalet sağlayacak, özgür iradeye dayalı sorumluluk duygusu yaratacak bir demokratik düzen kurma hedefi ve arayışını destekliyor.
Bu etkin yurttaşlık, tüm toplumsal alanlarda olduğu gibi, siyasal partilerimizde de karşılık bulması gereken bir itici gücü tanımlıyor. Cumhuriyet tarihinin en zorlu ve sorunlu dönemlerinden birini yaşadığımız bugünlerde, Cumhuriyet Halk Partisi olarak, ilke ve değerlerimizin korunması; bu değerlerin demokrasi, temel hak ve özgürlükler, çağdaş değerler ve halkımızın gereksinimleri doğrultusunda geliştirilmesi; ülkemizin geleceği ve halkımızın mutluluğu için yaşamsal önem taşıyor.
Tarihsel ve güncel koşulların belirlediği bu görevlerin yerine getirilmesinin, etkin, inançlı ve dinamik bir parti örgütünün varlığına, kendini ülke sorunları ve parti çalışmalarına adamış kadrolara bağlı olduğunun farkındayız. Bu nedenle, partili olma bilinci yüksek, partiye karşı haklarının ve sorumluluklarının bilincinde olan etkin üyelere gereksinim duyuyoruz.
Parti içi eğitimin, bu sonucu elde etmekte en etkin yöntem olduğu tartışılmaz. Cumhuriyet Halk Partisi’nin tarihsel misyonunu bilen; ilkelerini ve kurucu değerlerini koruyarak ve günümüzün değerleri ile birleştirerek geliştiren; “gideni ve gelmekte olanı anlayarak” topluma umut veren bu kadroları hazırlamak için çok boyutlu ve çok aşamalı bir eğitim sisteminin tasarlanması ve işletilmesi öncelikli hedefimiz.
Partimiz, Cumhuriyeti kuran parti olmanın yanında aynı zamanda, eşitlik, dayanışma ve toplumsal adaleti sağlayarak, sosyal devleti güçlendirerek toplumu değiştirme iddiasında olan sosyal demokrat bir partidir. Bu nedenle, üyelerine bu değerleri aktarmak ve benimsetmek yanında, parti içinde “emeğe ve herkesin yeteneğine saygı göstermeyi“ de bir değer olarak yüceltmek zorunda. Partide yükselme, “kayırma ve icazete değil”, harcanan emek ve gösterilen çabayla ölçülen bu temel değerlere dayandırılmalı.
“Eğitim” en genel tanımıyla bireyin / insanın toplumsallaşması, içinde bulunduğu toplumsal yapıya uyum sağlaması ve toplumların / örgütlerin gereksinimleri doğrultusunda biçimlendirilmesi sürecidir. Eğitimin sonunda beklenen, davranış değişikliğidir. İnsanı biçimlendirmeyi ve davranış değişikliğini öne çıkaran bu genel tanım yerine, “insanın insanlaşmasını sağlayacak bir değişim”e vurgu yapmak, parti eğitiminin amacını daha iyi tanımlıyor.
“İnsanlaşmış insan”; direnmesini bilen, kişilikli, gururlu, insan onurunun farkında olan insan; bilimselliğe yönelmiş, aklını bilimsel bilgi ile yönlendiren, kendi geleceğini belirleme iradesini elinde tutan insan; ülkesini, halkını, örgütünü, yoldaşını sevebilen / seven insan; sorumlu ve bilinçli, başkalarının hak ve çıkarlarını da gözeten, inançlara ve değerlere saygılı, yurttaş olabilen insan. İçinde bulunduğu koşulları sorgulayan, çözüm öneren; özgüveni yüksek, yol gösterici, inandırıcı ve çevresine güven veren insan; toplumu değiştirme hedefi, yeni bir toplum tasarımı olan ve topluma umut veren insan.
Parti Okulu; yaptıkları ve yapacakları
Önümüzdeki dönemde yürüteceğimiz parti içi eğitim çalışmalarını, üyelerimizde bu dönüşümü sağlayacak biçimde planlayacak ve bir kurumsal yapı -Parti Okulu- içinde gerçekleştireceğiz. Parti Okulu sadece siyaset disiplinini ele alan bir yaklaşım içinde olmayacak. Biz kadrolarımızın; tüm çağdaş iletişim teknolojilerini kullanarak siyaset, sosyoloji, tarih, ekonomi-politik, psikoloji, kültür ve sanat alanına uzanan geniş bir alanda bilgilenmelerini de sağlayacağız.
Ancak, asıl ve öncelikli olarak, üyelerimizin; farkında olma, sorun çözme ve hak talep etme konularında becerilerini artıracağız. Üyelerimizin, toplumun her alanında etkin ve sorumlu yurttaşlar olarak yer almaları ve ülke sorunlarının çözümüne katılmaları için güçlenmelerine destek olacağız. Yerel yönetimlerde görev alacak kadrolarımızın, halkımıza daha iyi hizmet vermeleri konusunda yetkinleşmelerine katkı yapacağız.
Parti eğitimini, örgütümüzle ve halkımızla etkileşim içinde olmanın bir fırsatı olarak göreceğiz. Parti içi eğitimi bir örgütlenme biçimi ve yöntemi olarak yaygınlaştıracağız. Kadın / erkek eşitliğini ve herkesin fırsatlara eşit erişimini sağlayarak, parti söyleminde uyum ve birliktelik sağlanmasını ve parti yoldaşlığının güçlenmesini destekleyeceğiz.
Parti içi eğitim çalışmaları sürdürülürken, sosyal demokrasi derneklerinin ve vakıfların kapasitelerinden en yüksek düzeyde yararlanma hedefi de önceliklerimiz arasında. Sosyal demokrasi düşüncesini güçlendirmek amacıyla yapılan tüm çalışmaları üyelerimizin yararlanması için izleyeceğiz. Bu amaçla, işbirliği olanaklarını ve birlikte çalışma koşullarını çoğaltacağız.
Geçtiğimiz yılın sonundan başlayarak bugüne dek, parti içinde eğitim yapacak kadroların yetiştirilmesi amacıyla, Ankara’da (iki seçim bölgesi için, beş dönem), İstanbul’da (üç seçim bölgesi için, üç dönem), Mersin, Adana, Muş, Bingöl, Bitlis ve İzmir’de eğitici eğitimleri yapıldı. Eğitici eğitimini, ülke genelinde 25 eğitim bölgesinde, bölge merkezi olarak belirlenmiş olan illerde yapmayı sürdürüyoruz. Haziran ayı sonuna dek, bu bölgelerden 10’unda eğitici eğitimlerini tamamlamış olacağız. Eylül ayından başlayarak 2012 yılı sonuna dek, tüm bölgelerde eğitici eğitimi en az bir devre yapılmış olacak.
Bu güne dek, yaklaşık 70 gün ve 700 saat eğitim yapıldı. 558 kişi eğitici eğitimine katıldı. 10’dan fazla partilimiz katılımcılarla siyasal deneyimlerini paylaştı. Eğitimler süresince, 11 devre sorumlusu (okul sorumlusu), 24 sınıf sorumlusu ve 110 danışman görev aldı. Eğitim çalışmalarının tamamlayıcı bir parçası olarak sürdürülen, 100’den fazla “sosyal proje” tasarlandı ve 60’a yakın proje tamamlandı. Üç usta eğitici ile başladığımız çalışmalar, şu anda 9 usta eğitici tarafından sürdürülüyor.
Eğitici eğitimine katılan tüm üyelerimizin, projelerini tamamlamalarının ve Ankara’da başlatacağımız üye eğitimi ile ilgili pilot uygulamanın sonuçlarının değerlendirilmesinin ardından, “parti eğitmeni” olarak görevlendireceğimiz arkadaşlarımızla, mahallerde üye eğitimlerine başlayacağız.
*CHP Genel Başkan Yardımcısı, perihan.sari@gmail.com