shutterstock_486239008_copy_1

Ayşe Kaşıkırık – Kadın Yoksulluğu ve Belediyelerin Kadın Yoksulluğuyla Mücadele Politikaları

Ayşe KAŞIKIRIK
Siyaset Bilimci, Araştırmacı
aysekasikirik@yahoo.com

Yoksulluk çok boyutlu bir olgu ve günümüzün en önemli sorunu, maddi yoksulluğun ötesinde sosyal ve kültürel tüm alanlarda kendisini hissettiren bir gerçeklik. Kadın, erkek tüm vatandaşlar yoksulluğun farklı biçimlerini her geçen gün artan oranda deneyimliyor. Ancak, kadınlar toplumsal cinsiyet eşitsizlikleri nedeniyle eğitime, istihdama ve kaynaklara kısıtlı erişebiliyor; bu nedenle yoksulluğu daha derinden, daha şiddetli ve daha yoğun yaşıyor.

Yoksulluğun tüm biçimlerini her yerde sona erdirmek

2030 yılına kadar bütün ülkelerde tüm insanlar için daha eşit, adil ve kapsayıcı bir hayatın yolu sürdürülebilir kalkınma amaçlarının (küresel amaçlar) yerel, ulusal ve uluslararası seviyelerde gerçekleşmesinden geçiyor. Küresel Amaçlar, gezegenimizin korunmasını, eşitsizliklerle ve adaletsizliklerle mücadele edilmesini, yoksulluğun ortadan kaldırılmasını, insanların refah ve barış içinde yaşamasını hedefleyen evrensel bir eylem çağrısı, yol haritası.

17 Küresel Amaçtan ilki “Yoksulluğa Son”. Bir başka ifadeyle, yoksulluğun tüm biçimlerini her yerde sona erdirmek. Bu amaç altında yer alan ve cinsiyet temelli yoksulluğun sona ermesi için başarılması gereken hedefler;

1.4. 2030’a kadar özellikle yoksullar ve kırılgan durumdaki insanlar olmak üzere, bütün erkek ve kadınların ekonomik kaynaklara ulaşma, temel hizmetlere erişim, toprak ve diğer mülk türlerine sahip olma ve üzerinde kontrol kurabilme, miras, doğal kaynaklar, uygun yeni teknolojiler ve mikrofinansı da kapsayan finansal hizmetler gibi konularda eşit haklara sahip olmalarının güvence altına alınması

1.b. Yoksulluğun ortadan kaldırılmasına yönelik eylemlere yapılan hızlandırılmış yatırımları desteklemek için ulusal, bölgesel ve uluslararası düzeylerde, yoksulların lehine ve toplumsal cinsiyet eşitliğine duyarlı kalkınma stratejilerine dayalı sağlam politika altyapılarının oluşturulması

Yoksulluk sadece az gelişmiş veya gelişmemiş ülkelerin değil; tüm dünyanın sorunu, özetle küresel bir sorun. Unutmayalım, küresel sorunların çözümü yereldedir. Yoksullukta küresel bir sorundur ve çözüm yolları mutlaka yerelde aranmalıdır.

Belediyeler kadın yoksulluğunun sona ermesinden sorumlu

İnsanların gündelik hayatının merkezinde yer alan belediyeler şüphesiz yoksullukla ve özellikle kadın yoksulluğuyla mücadele edilmesinde asli sorumlu. Vatandaşların mahalli müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılaşmakla yükümlü olan belediyeler “kimsenin geride kalmaması” için hak temelli bir yaklaşım benimsemeli, kadınların yerel düzeydeki ihtiyaçlarını ve taleplerini doğru tespit edebilmeli, yerel kalkınmada kadınların gücünden ve potansiyelinden faydalanmalı, kadınların sosyal ve ekonomik güçlenmesini öncelik haline getirmeli.   

En nihayetinde, belediyeler toplumsal cinsiyete duyarlı ve kapsayıcı politikalarla kadınların daha derinden yasadığı yoksulluk sorununu çözebilir. Kadın yoksulluğuyla mücadelede birkaç iyi uygulama örneğinden bahsetmek isterim.

Kadın yoksulluğu ile mücadele edilmesinde belediyelerden iyi uygulama örnekleri

Kadıköy Belediyesi: Sosyal ve ekonomik güçlenme modeli olarak “Potlaç”

Kadıköy Belediyesi tarafından 2016 yılında başlatılan, bir dayanışma ve güçlenme serüveni olan “Potlaç”, kadın yoksulluğunun azaltılması ve kadın istihdamının arttırılması için çok önemli bir proje. 110 kadınla başlayan Potlaç Ağı’nda şu an 1000’den fazla kadın yer alıyor. Belediye kadınları kooperatif kurma yönünde destekledi ve projenin nihai hedefi olan “Potlaç Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi” kuruldu. 

Potlaç Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi”

Misyon; Kadınların sosyal ve ekonomik olarak güçlenmesi, kadın emeğinin değerlendirilmesi, kadın istihdamının artırılması, kadın girişimin özendirilmesi ve teşvik edilmesi; üretici kadınlara geniş satış ve pazarlama olanaklarının sağlanması için diğer kadınlarla, kadın örgütleriyle, kamu ve özel sektör bileşenleri ile ilkeli iş birlikleri yapmak. Kadınları; kendi yaşamlarını, çevrelerini ve toplumlarını olumlu yönde değiştirmeleri için desteklemek ve güçlendirmek. 

İlkeler

Tarafsızlık ilkesini koruyarak önyargılı davranmamak, yaftalamamak, yargılamamak, suçlamamak, eksik bilgi ile karar vermemek.

Şeffaf, hesap verebilir, eşitlikçi, temel kişi hak ve özgürlüklerine saygılı ve dürüst olmak.

Kolektif ve dayanışmaya dayalı ilişkiler geliştirmek.

Demokratik olmak ve siyaset üstü çalışmak.

İlkeli iş birliği yapmak, yeniliklere açık olmak ve çözüm odaklı ilerlemek.

Toplumsal sorumluluk ilkelerine uygun davranmak, çevreye ve doğaya duyarlı olmak.

Cinsel yönelim temelli ayrımcılık ve sosyal, etnik, siyasal, dini ayrımcılık olmaksızın tüm ortaklarının ihtiyaçlarını karşılayabilmek.

Şiddetsiz iletişim yöntemlerini benimsemek ve kişilerin bireysel özgürlüklerini koruyarak ortak değer üretmek.

Gönüllülük ve herkese açık ortaklık.

Sarıyer Belediyesi: Mikrokredi Merkezi

Sarıyer Belediyesi tarafından girişimci kadınlara destek olmak amacıyla kurulan Mikrokredi Merkezi, kadınların kendi işinin patronu olarak hayata tutunmasına, gelir elde etmesine ve emeğinin karşılığını almasına olanak sağlıyor.

Neden mikrokredi desteği?

Kadınların iş hayatına katılması, sosyalleşmesi ve ev ekonomisine katkı sağlaması için başlatılan mikrokredi desteği; dar gelirli kadınların gelir getirici faaliyetlerde bulunmasına katkı sağlayarak, kendi işlerini kurmalarına destek sunuyor.

Mikrokredi desteğinden kadınlar nasıl faydalanabilir?

Bir mikro işletme fikri oluşturan kadınlar yakın akraba olmamak kaydıyla beş kişilik bir grup kurup, Sarıyer Belediyesi Mikrokredi Merkezi ile iletişime geçerek herhangi bir belge, kefil ve ipotek istenmeden başvuru yapabiliyor.

İzmir Büyükşehir Belediyesi: “Adettendir Üretiyoruz” atölyesi

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından regl yoksulluğuna karşı “Hijyenik ped ihtiyaçtır, lüks değil!” sloganıyla hayata geçirilen proje kapsamında 18-29 yaş arasındaki kadınlarla ped üretimi atölyesi yapılıyor. “Adettendir Üretiyoruz” adıyla düzenlenen atölyede, kendi pedini ücretsiz üretmek isteyen genç kadınlara iki günlük atölye düzenleniyor. 

Atölye içeriği

Kadın bedenine ilişkin önyargılara karşı, regl olmanın sağlık ve sosyal boyutları ele alınıyor, ayrıca temel dikiş bilgisi eğitimi veriliyor. Bununla birlikte, dikiş pratiği yapılarak ped üretimi yapılıyor. Üretimde atıksız ürün kullanılarak doğaya da katkıda bulunulması amaçlanıyor.

Neden “Adettendir üretiyoruz” atölyesi?

Hijyenik ped için uygulanan yüzde 18 KDV oranı ürün fiyatının yüksek olmasına neden oluyor.

Araştırmalarda kız çocuklarının yüzde 87’si adet olmayı ayıp bir şey olarak algıladığını belirtiyor. “Regl yoksulluğu” hem sağlık hem de sosyal yaşamda sorunlara sebep oluyor.

Yoksulluğun tüm biçimlerinin herkes için sona ermesi, belediyelerde yoksullukla mücadeleye yönelik iyi uygulama örneklerinin artması, kimsenin geride kalmaması dileğiyle…

Ezcümle, yoksulluk kader değildir ve yoksulluğun çözümü yerelde aranmalıdır.