Mehmet Uğur- Türkiye’de Otoriterleşme: AKP Projesi ve Projenin Değirmenine Su Taşıyanlar

Görebildiğim kadariyle, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP’nin) otoriter rejim inşa süreci fiilen 2004’teki yerel seçimlerden sonra başladı. Bu sürecin ilk havai fişeği, Mart 2005’teki kadın yürüyüşüne yapılan polis saldırısıydı. İşin ciddiyetini, Erdoğan’ın, polis şiddetini eleştirenleri ‘Avrupa muhbirleri’ olarak hedef göstermesinden anlamak mümkündü. Ama uzun bir süre tersi yaşandı; hem CHP hem de liberalizmi geç keşfeden […]

Mehmet Şakir Örs – Güncel Görev, Otoriterliğe Karşı Demokrasiyi Örgütlemek

Toplumsal ve siyasal alanda “otoriterleşme”, anlamıyla – içeriğiyle klasik ama aynı zamanda güncel bir tanım… Bu nedenle de oldukça önemli… 65/66. sayısını bu temaya ayıran Sosyal Demokrat Dergi’nin, doğru bir zamanda doğru bir iş yaptığını düşünüyorum. Son dönemde ülkemizde yaşanan siyasal gelişmeler, dünyada yaşananlardan kopuk değildir. Ayrıca bu konunun tarihsel bir altyapısı da vardır. Ülkemizdeki […]

Rıza Türmen – Uluslararası Hukukun ve Kurumların Demokrasinin Gelişmesindeki Rolü

Günümüzde demokrasi, evrensel kabul gören tek yönetim modeli. İktidarın meşruiyeti kaynağı. O nedenle gerçek bir demokrasi olmayan ülkelerde bile iktidarlar dışarıya karşı bir demokrasi görünümü vermeye çalışıyorlar. Bu amaçla demokrasinin bazı kurumlarını benimsiyorlar. “Seçilmiş otoriterlik” denen rejimler buradan doğuyor. Çağdaş “demokrasi” konsepti Fransız İhtilali’nden bu yana demokrasi evrim geçirdi. Çağdaş demokrasilerde çoğunlukçu, çoğunluğun aynı zamanda […]

Kader Sevinç – Avrupa Parlamentosu Raporu Merceğinden Türkiye Nasıl Görünüyor?

Nisan ayında genel kurulda kabul edilen Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Raporu, AB sürecinin gereksindiği çoğulculuk, seçim barajı, basın özgürlüğü, yargı, ekonomi gibi bir dizi alanda ilerici kesimlerin savunduğu pek çok görüşün yansımasıyla dikkati çekiyor. Türkiye’den AB değerlerinin merkezinde yer alan demokrasi, temel hak ve özgürlükler, hukuk devletine saygı ve bağlılık göstermesinin beklendiği vurgulanıyor. Raporun hazırlanma […]

Osman Korutürk – İçinde Bulunduğumuz Ortamda Ana Muhalefetin Büyük Sorumluluğu

“Önce ekmekler bozuldu” diye başlar Oktay Akbal’ın aynı adı taşıyan ünlü öyküsü. “Önce ekmekler bozuldu. Sonra herşey…” Başlangıçta ülkedeki muhafazakarların, demokrat ve liberal kesimlerin önemli bir bölümüyle sonradan ‘yetmez ama evetçi’ olarak anılacakların; dışarıda ise ABD ile AB başta neredeyse bütün Batılı ülkelerin heyecanla desteklediği AKP Türkiye’sinde de “Önce dış politika bozuldu. Sonra herşey…” AKP’nin […]

Ahmet Özer – Yönetimde Otoriterleşme, Tekçilik ve Türkiye’de Durum

Dünya üzerinde genel olarak üç yönetim biçiminden bahsedilebilir. Bunlar teokrasi, diktatörlük ve demokrasidir. Teokrasi, Allaha atfedilen rejimin yarattığı korkuya; diktatörlük, bir kişi rejiminin yarattığı baskıya ve korkuya; demokrasi ise halkın rızasına dayanır. Diğerlerini tahlil ederken asıl üzerinde durulması gereken, demokrasi ve onun bozulmuş halleri ile demokrasi kisvesi altında yürütülen rejimlerdir. Eğer gerçek manada amaçlanan demokrasi […]

İbrahim Kaboğlu – Demokratik Anayasa İçin Yol Temizliği

Bu başlık, demokratik anayasa için önkoşullar çağrışımı yapmakta ve yasal düzlemde düzenlemeler yapma gereğini ifade etmektedir. Yasal düzlemde, özellikle düşünce özgürlüğü (ifade ve basın özgürlükleri) ve toplu (toplantı, gösteri ve dernek) özgürlükler alanında yürürlükte bulunan ve bu özgürlükleri sınırlayan, -bazen kullanılamaz hale getiren- ve Anayasa’ya aykırı olan yasaların elden geçirilmesi gereklidir. Ne var ki, demokratik […]

Aydın Cıngı – Türkiye Halkının Demokrasiyle İmtihanı

Yurtdışında geçen 20 yıldan sonra, ateşli bir solcu olarak ülkeye döndüğümde bir “büyüğüm” bana “evladım” demişti; “ne yaparsan yap, bu milletin bir dinine bir de bayrağına asla laf etme”. Büyüğümün bir bildiği vardı: Milliyetçi-mukaddesatçı çoğunluk, ruhsal bağlılıklarını ve zihinsel saplantılarını tartışma konusu yapanlardan hoşlanmazdı. Büyüğümün sözünü bugüne değin pek tutamadım; bu, hele AK Partili KARA […]

Frank Decker – Devlet ve Demokrasi

Frank Decker (*1964) Bonn Üniversitesi’nde siyaset bilimi profesörü. En son Kohlhammer Yayınları’ndan “Parteien und Parteiensysteme in Deutschland (Almanya’da Partiler ve Parti Sistemleri)” adlı yapıtı yayımlandı. (Neu Gesellschaft Frankfurter Hefte (NG/FH) dergisinde yayımlanan bu yazı Aydın Cıngı tarafından çevrilmiştir.) Hukuk devleti ve demokrasi nasıl bir etkileşim içindedir? Demokrasinin gerçekleşmesi ve kalıcı olması için hangi önkoşullar ve […]

Yunus Emre – Türkiye’de Parti Yönetimleri Neden Demokratik Olmaktan Uzak?

Türkiye örneği için siyasal partilerin ve parti sisteminin gelişiminde en önemli belirleyici, siyasal partilerle ilgili mevzuat olmuştur. 1982 Anayasası’nın, 1983 yılında kabul edilen 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun ve 1986-1987’de Turgut Özal’ın başbakanlığı sırasında gerçekleştirilen siyasi partiler ve seçim yasaları değişikliklerinin oluşturduğu rejim, Türkiye’de siyasal partilerin sivil toplumun içinde aktörler olarak gelişmesini ve evrilmesini engellemiştir. […]

Ercan Karakaş – Başkanlık, Parlamenter Sistem ve Sosyal Demokrasi

Ülkemiz son derece kritik bir süreçten geçiyor. AKP, parlamenter demokrasi yerine bir başkanlık sistemine doğru adım adım yol alıyor. Tek adama dayalı otoriter bir rejimi hukukileştirmeye çalışıyor. Tüm siyaset stratejilerini bu hedefe ulaşmak üzerine kuruyor: Kutuplaştırma siyaseti, Davutoğlu’nun gönderilip Erdoğan ile daha da uyumlu yeni bir başbakanın seçimi, toplumsal barış konusundaki çelişkili tutumlar, milliyetçilik söylemi, […]

Zeynep Altıok Akatlı – Karanlık Günlerden…

“En güzel deniz: Henüz gidilmemiş olanıdır. En güzel çocuk: Henüz büyümedi. En güzel günlerimiz: Henüz yaşamadıklarımız. Ve sana söylemek istediğim en güzel söz: Henüz söylememiş olduğum sözdür…”* Belki de ülkemiz tarihinin en karanlık gülerinden geçiyoruz. Bu, ilk bakışta her dönem söylenen klişe bir söz gibi algılanabilir. Ancak ölüm ve acıların coğrafyasındaki ülkemizin ağır bir savaşta […]

Erol Kızılelma – Ya ne zannediyordunuz? (Direnen Demokrasi)

Şimdi şikayet ediyorlar. Türkiye demokrasisinin büyük bir tahribata uğradığını söylüyorlar. Bazıları da, Türkiye’nin Avrupa’dan uzaklaştığını düşünüyor. Diktatörlükten, toplumun kutuplaşmasından, ayrımcılıktan, iç savaştan, anayasasızlaştırmaktan, haksız ve hukuksuz uygulamalardan, gazetecilere yapılan baskılardan söz edenler var. Ülkenin soyulması, yoksulluk ve işsizlikteki artış, paylaşımdaki büyük adaletsizlik, iş cinayetleri, işçilere kölelik düzeni bu dönemin bir diğer yüzü. Ayrıca kadın cinayetleri, […]

Burak Cop – Dokunulmazlık Fiyaskosu

17 ve 20 Mayıs tarihlerindeki dokunulmazlık oylamaları, CHP içinde yol açtığı karmaşa ve memnuniyetsizlik açısından Ekmeleddin İhsanoğlu fiyaskosuyla yarışacak nitelikte. Partinin aldığı -ya da alamadığı- tavır CHP’nin hem meclis grubu, hem örgütü, hem de kısmen tabanında ciddi bir rahatsızlık teşkil etti.  Tüm bu karmaşa, belirsizlik ve CHP çevrelerine hakim olan yenilmişlik duygusunu (AKP’nin oyun planına […]

Vecdi Sayar – Faşizmin Ayak Sesleri

Sanat, bireyin dünyasını mercek altına aldığı kadar toplum sorunları üstüne de akıl yürütmüştür, tarih boyunca. Sophocles’ten Brecht’e binlerce yazar, toplumları yönetenlerin ve yönetilenlerin dünyalarına odaklanmış; iktidarlara boyun eğenlerin ve başkaldıranların öykülerini anlatmıştır. Mayıs ayında 20.’si gerçekleşen Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali’nde izlediğim iki oyun da bunlar arasında. İkisi de edebiyat uyarlaması. Belçika’nın Flaman bölgesinden bir tiyatro […]

Sevil Sümer – İskandinav Modeli ve Toplumsal Cinsiyet: Türkiye ve Norveç’e Sosyolojik Bir Bakış

Bu yazıda Türkiye’de ve Norveç’te toplumsal cinsiyet konusuna, karşılaştırmalı olarak bakabilen bir biyografik çerçeveden yaklaşacağım. Bu iki ülke normal olarak pek yan yana gelmez; geldiğinde de pek çok soru, şüpheli ve müstehzi yaklaşımı da beraberinde getirir: ‘Türkiye ve Norveç’i nasıl karşılaştırabilirsiniz ki? Sahi, Norveç’in nüfusu kaçtı?’ Son çeyrek yüzyılda esas olarak Norveç’in Bergen şehrinde yaşamama […]

Cenk Sidar – Dördüncü Sanayi Devriminin Sosyal Etkileri: Türkiye Solu Ne Yapmalı?

Dördüncü Sanayi Devrimi içinde yaşadığımız dünyada önemli bir eşik noktası olarak ortaya çıkıyor. Bu konu hakkında onlarca makale ve araştırma yayımlandı fakat meselenin sosyal tarafı ve gelecekte sol ideolojiyi nasıl etkileyeceği henüz entelektüel çevrelerde tartışılmadı. Türkiye solu açısından da bu gelişmeleri iyi takip etmek ve değişen parametreler ışığında bireysel ve toplumsal olarak hazırlanmak çok önemli. Peki […]

Serbest Kürsü: Kutlu Yıldızhan – Ekonomiye De Bir Göz Atmalı

İç-dış terör ve güncel siyasete o kadar bulandık ki, bu ülkenin istisnasız hepimizi etkileyen ekonomi gündemini çok ıskaladık. 2002 ylında Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) iktidar olduğunda dönemin ekonomi “uzmanları”, açıklanan ekonomik programın kriz sonrası Türkiye’yi uçuracağını düşünüyorlardı. Oysa açıklanan program temelde tüketimi önceleyen, büyük inşaat (özellikle konut) projeleri destekli sıcak para politikasına dayalıydı. İstedikleri […]

Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu: “Toplumsal Huzur ve Sürdürülebilir Bir Kent İçin Sosyal Demokrasi Şart”

Beylikdüzü Belediyesi, 25-50 yıl sonra kentin nerede olacağını hedefleyen şehir planıyla, gelecek planını bu kadar uzun vadeli ortaya koyabilen Türkiye’de ilk ilçe olmayı öngörüyor. Bu amaca ulaşma serüveninde ise vatandaşın kent ile aidiyet oluşturarak, yönetenlerle kolay iletişim kurabilmesi ve kentin sahibi olduğunu hissedebilmesi gibi değerlerin öncelikleri olduğunu ifade eden Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, toplumsal huzur […]